Monday 8 October 2007

1-2-3-4-5-6-7-8-9-10-11-12-13-14-15 3NEFES!!!

Evet dostlar,Baya uzun bir zamandır buraya yazı ekleyemiyorum maalesef.İnanın neden yazamadığımı bilmiyorum.Aslında hazırda olan 2 tane 'rüzgar ve çocuk' hikayesini eklemeye bile taakat bulamadım.Bunu uzun zamandır düşünüyordum fakat zannederim gerçek sebebini yeni buldum.Bana yazma sevgisini aşılayan,her yazdığım hikayeyi yada şiiri paylaştığım.Çok ama çok sevdiğim annanem Ferhunde hanımı 05.10.2007 de kaybettim.Yaşadığı her yılın hakkını dolu dolu veren biriydi benim ananem.Gerçekten hayatından cilt cilt kitap yazılabilecek,tecrübelerinden senelerce faydalanabilinecek bir insan dı.

Bu yazıda konumuz ölüm! üstelik çok yakınımın ananemin ölümü.Beni tanıyan çoğu kişi bilir.Ben yılda en az 1 kişiyi toprağa veririm.Üstelik bu işi yaparken genelde başından sonuna kadar her devresinde bulunurum.Fakat ananemin ölümü biraz daha değişik oldu.Olayın cidden çok farklı bir boyutundan başlayarak bu süreci yaşadım.
Ananem geçen seneki hastalığından sonra evine çıktı ve inanın 11 ay boyunca son 10 yılının en güzel dakikalarını geçirdi.En sağlıklı 10 yılıydı ve ben uzun süre ondan ayrılmayacağımı sanıyordum.Fakat hayat o kadar enteresan ki.İnanın bana HİÇBİR ŞEY GÖRÜNDÜĞÜ GİBİ DEĞİL!!!

cuma akşamı arkadaşlarla buluşmuştum ve neşeli bir yemekten sonra eve döndüm.Ev halkıyla yaptığımız kısa bir muhabbetten sonra odama geçerek telefonla konuşuyordum ki babamın bana seslendiğini duydum.'Orhan annen çok fenalaşmış karşıya gidelim' annanem bizim karşı apartmanımızda otururdu.25 yıldır hiç ayrılmadık anlıyacağınız.Herneyse, ben üstümü giyindim ve çantamı sırtıma taktım koşarak ananeme çıktım,daha kapıdan içeri girmeden annemin feryatlarını duydum.Sonradan öğrendiğim kadarıyla o dakika vefat etmiş.Yanına gittiğimde oturur vaziyetteydi ve anneme sarılmıştı.DAKSAR(DENİZ ARAMA KURTARMA)ekibinde öğrendiklerimiz ve daha önceki tecrübelerim doğrultusunda yatırarak suni tenefüz ve kalp masajı yapmaya başladım.1-2-3-4-5-6-7-8-9-10-11-12-13-14-15 3 nefes,1-2-3-4-5-6-7-8-9-10-11-12-13-14-15 3 nefes işin ilginç tarafı annanemin öldüğünü ve yaşı itibariyle bu müdahaleye cevap veremeyeceğini çok iyi biliyordum.Fakat olamazdı,annanem herzaman kurtulurdu.Doktorların kesin öldü dediği gün yoğun bakımdan çıkmıştı taş gibi hastahaneden çıktığında herkesin çok bakım gerekecek demesine inat 11 ay boyunca herzamankinden daha sağlıklı yaşamıştı.Bunları düşündükçe devam ettim.1-2-3-4-5-6-7-8-9-10-11-12-13-14-15 3 nefes,1-2-3-4-5-6-7-8-9-10-11-12-13-14-15 3nefes.Bir ara orda bulunan çocukluk arkadaşım cemin ablasına kaç dakika oldu dedim.Titreyerek 5 dakikadır suni tenefüs yapıyorsun dedi.Dayan anane dedim az kaldı ambulans gelmek üzeredir.1-2-3-4-5-6-7-8-9-10-11-12-13-14-15 3 nefes hadi anane gayret et biraz 1-2-3-4-5-6-7-8-9-10-11-12-13-14-15 3nefes.bir ara gözleriyle bana bakıyor gibi geldi.Gözlerinde sanki napıyorsun bana,neler oluyor der gibi bir soru ifadesi vardı.gözlerinin içine bakmak dahada umutlandırmıştı beni.O sırada nazlıya bağırdım 'su verin bana' midem kalkmıştı ama bunun sebebi annanem değildi 10 dakikadan fazladır suni tenefüs yapıyordum ve bunu yapan herkesin bildiği gibi hızlı solunum yaparken kendi solunumunuzu bozmanızdan dolayı mideniz bulanıp başınız dönebilir.O sırada arkamı döndüm,nazlıdan suyu alıcağım sırada annemle göz göze geldik.Yüzünde çaresiz,umutlu fakat hüzünlü bir ifade vardı.Odadaki herkes bana bel bağlamıştı.Cemin babası ziya amcanın hadi orhan demesi babamın dayan oğlum diye bağırışı annemin yüzündeki ifade ve nazlının titreyen elleri hep bana bağlıydı.1-2-3-4-5-6-7-8-9-10-11-12-13-14-15 3nefes bir ara annaneme baktığımda sanki şimdi böö diye ayağa kalkıcak sandım.Bu tip şakalar yapmayı çok seven bir insandı çünkü rahmetli.Hatta 1 keresinde sigarayı bırakması için gittiği hipnoz terapisinde terapinin tam ortasında doktoru bööö diye korkutduğu için eski sabıkalıda sayılırdı.Kendine gelip böö diyeceğini düşünerek korkmamak için kendimi hazırladım.Çocukluğumda ellerinde büyüdüğüm ve aynı zamanda ebem olan hatice teyzem orhan 15 dakikadan fazla oldu dedi.Kendisi hemşire olduğu için ne demek olduğunu iyi biliyordu bu 15 dakikanın ve bende iyi biliyordum ama devam etmeliydinm.1-2-3-4-5-6-7-8-9-10-11-12-13-14-15 3 nefes.Tam o sırada uzun ilk yardımlarda çok görünen o sıkıcı olay oldu ve elimin altında kaburgasının kırıldığını anladım annanemin.Gerçi kurtulması daha önemliydi ama şimdi 1-2 ay kırık kaynayana kadar çekicek diye üzüldüm ve kendime kızdım.Ambulans nerde kaldı diye bağırdığım sırada telefon geldi.Direk telefonu alarak hasta şu anda X,20 dakikaya yakındır cqr yapıyorum geldiğinizde elektro şok hazır olsun diyebildim ve devam ettim 1-2-3-4-5-6-7-8-9-10-11-12-13-14-15 3nefes. normalde 30 set halinde yapılırdı ama annanemin yaşı ve nefes problemi itibariyle 15set yapmak daha doğruydu.1-2-3-4-5-6-7-8-9-10-11-12-13-14-15 3 nefes derken ambulans geldi yukarıya çıkarlarken hadi annane bak ambulans geldi diyerek devam ediyordum fakat artık ihtimal olmadığınıda çok iyi biliyordum.sedyeye koyup aşağı indirdik.Ambulanstaki görevliler çok istemeselerde 2 kere elektro şok yapılmasını söyledim ve hastahane yolunu tuttuk.Hatahaneye tabiki ambulans bizden önce gitmişti.Annem yanımdaydı ve içeri girdiğimizde ben zaten öldüğünü biliyordum.Doktorun odasına yanlız girdim.Doktor başınız sağolsun,siz yapılması gerekenin fazlasını yapmışsınız ama kurtulamadı dedi.Biliyorum doktor hanım zaten 30 dakika önce ölmüştü sadece 1 umutdu dedim.Anneme sölemeliydim ama nasıl söyleyebilirdim ki.Doktora lütfen siz söyleyin dedim.Doktor hanım dışarı çıktığında anneme bakarak beni işaret etti ve elinden gelen herşeyi yapmış dedi.Annem peki şimdi nasıl doktor hanım dedi.Doktor sustu ve yine iş bana düşmüştü.BAŞIMIZ SAĞOLSUN ANNE DEDİM!!. Annem koluma yığıldı.Onu sakinleştirmek için yaptığım her harekette fark ettim ki içimden sayıyorum 1-2-3-4-5-6-7-8-9-10-11-12-13-14-15!!!!

Annem biraz sakinleştiği sırada içeri girdik beraber.İşte karşımızdaydı annanem! yıllardır başımızdan eksik olmayan ve bizim her derdimizi kederimizi paylaşan ANNANEM UYUR GİBİ YATIYORDU.Annemin ağıtları yada odanın dışında ağlayanların sesleri bana çok boğuk geliyordu.Defalarca yaşadığım bu senaryo nedense çok farklı gibiydi.Annanemi morg a indirdim.3 hasta bakıcı ve ben.yine tanıdık olmadan tek başıma!

Morga girdiğimizde rica ettim son kes vedalaşmak istiyorum.Fermuarı açtım ve yanaklarına sarıldım.alnından öptüm ve veda ettim onu.

Eve döndüğümüzde annemin derdine düşmemek elde değildi.Tansiyonu fırlamış tirtir titriyordu.Gece saat 4 e kadar uyumadık ama benim cumartesi yapılması gereken işlerim vardı.Nede olsa her zamanki gibi hastahaneye gidilecek ölüm kağıdı alınacak daha sonra mezarlığa gidip defin işlemleri yapılacak ve pazartesi günü defnedilmek üzere herşey halledilecekti.Yıllardır yaptığım işlemlerdi aslında.Nerde ne yapılacağını çok iyi biliyordum.O gece kendimi çok sorguladım.Acaba yanlış birşey mi yaptım acaba ilk yardım sırasında daha ne yapabilirdim diye sabahı sabah ettim.Fakat gerçekten olması gerekenden fazlasını yaptığımı biliyorum.15 dakikadan sonra kurtulma ihtimali milyonda bir olmasına rağmen ben 20-25 dakika ilk yardım yapmıştım.

İşin trajik ve aynı zamanda ironik tarafı hiç tanımadığım insanları kurtarabilmişken canımın bir parçasını kurtaramamış olmamdı.bu düşüncelerle uykuya daldım.

Sabah yani cumartesi günü bütün işlemler öğlene kadar bitti.Artık pazartesi günü meftayı hastahanenin morgundan alıp gasilhaneye götürmek kaldı.Bu arada bir sürü arkadaş,eş dost arıyor ve baş sağlığı diliyordu.Annanemi kaybettiğim akşam yanımda olan ve bütün müdahaleye şahit olan yakınım beni kenara çekip dediki.'Oğlum seni doğduğun günden beri tanıyorum ve senin annen sayılırım fakat ilk defa senden o gece korktum!' ve devam etti sen gelene kadar herkes de bir panik vardı kimse ne yapılacağını bilmeden ordan oraya koşturuyordu,fakat sen içeri girdiğinde tek kelimyle herkesi düzene soktun.sen annanenle uğraşırken kimse hareket dahi edemedi.Ve orda senin gözlerini gördüm! İLK DEFA BÖYLE BAKTIĞINI GÖRÜYORUM,YILAN GİBİ BAKIŞIN VARDI DEDİ!!' Hakikatende beni iyi tanıyanlar bilir.Kriz anında yanımda olanların beni tek tasfir şekilleridir yılan gibi donuk ve odaklanmış bakışlar!

Annanem o bakışları hiç görmemişti.Ve umarım o gecede görmemiştir!

Haftasonu taziye ye gelenleri ağırlamakla geçti,Ayrıca pazartesi günü yapılacak olan dua yıda organize ettik.En önemlisi annemin yanında ona destek olmakla.Pazartesi yani bugün sabah erkenden.Mezarlığa gittik.Ordan cenaze arabasını alıp hastahaneye gittik.Annanemi morgtan çıkarıp,gasilhaneye gittiğimde annem ordaydı.Yıkamak için girerken bende yanında olmak istedim ama usule aykırı olduğu için yanında kalamadım.Cenaze töreni için musalla taşına yatırdığımızda içimden bu işleri nekadar çok yaptığım geçti.Hergelenin başınız sağolsun demesi aslında çok boş geldi.En önemlisi 'nasılsın' sorusuna nasıl bir cevap vermem gerektiğiydi.NASILSIN! Nasıl olunabilir ki?!!!

Ananemin başında helallik almak için dua ettim.Onu vedalaşırken daha öncekilere yaptığım gibi onunlada bir anlaşma yaptım.Cenaze töreni için saf tuttuğumda başka birşey fark ettim.İslamiyetle o kadar haşır neşir olmama ma rağmen,cenaze namazında okunan er duayı ezbere tekrarlıyordum.Nekadar enteresan diye düşünürken o soru soruldu.Rahmetli ferhunde hanımı nasıl bilirdiniz?,Hakkınızı helal edermisiniz?.Tüm kalbimle helal olsun.BAYAT KUŞUM,HAKKIM VARSA TÜM KALBİMLE HELAL OLSUN!!! Namaz bittikten sonra,tabutu omuzlayıp arabaya götürdük.arabayla mezara gidip tabutu mezara taşıdık.Tabutta kalan baş örtüsünü almaya çalıştığım sırada biri bağırdı 'orhan koş çukura koyuluyor!' istem dışı koştum fakat şimdi soruyorum.O çukura neden tekrar ben girdim.Neden başkası davranmadı ve beni soktular? herneyse bayat kuşumun önce ayaklarını sonrada başını toprağa koydum.Başının altına yastık yapıp üstüne tahta dizdim. dışarı çıktım ve bir kerede orda dua okundu.Yaklaşık 70 kişiydik ve dua bittiğinde kürekle toprak atmaya başladık.Hep bilinen işler hep yapılan işler fakat neden se senaryo değişik geliyor!!!

Şu an eve daha yeni gelip bu yazıyı yazıyorum.Hala telefonla başsağlığı dilekleri geliyor.Bütün bu başsağlığı için arayan eş-dost-arkadaşve tanıdıklara teşekkür ederim.Benim için başka bir ilk daha oldu bu telefonlar sırasında.Geçen sene annanem hastahaneye yattığında telefonla konuştuğum bir arkadaşıma 'doktorlar umut yok diyor' demiştim oda bana 'başın sağ olsun o zaman' demişti. çok vicdansız ve acımasız bir kelimeydi ama o arkadaşıma olan saygımdan susmuştum. Arkadaşım dün tekrar aradı,'başın sağ olsun dedi.' ilk defa aynı kişi bana aynı sebepten başın sağolsun dedi hayatımda.GÜZELİM SEN O DİLEĞİNİ BANA 1 YIL ÖNCE SÖYLEMİŞTİN!! TEKRAR ARAMANA GEREK YOKTU,ÇÜNKÜ O GÜN BENİ BÖYLE TESELLİ ETMİŞTİN ZATEN!!! Yinede sağol.

Ananem hakkında çok uzun bir yazı yazmayı planlıyorum.Bana yazma sevinci veren ve benim annem gibi olan canım bayat kuşum hakkında yazıcağım bu yazıyı burda paylaşmak beni mutlu edecek.

Haberi olan olmayan,cenazeye gelen gelemeyen herkesten allah razı olsun.

No comments: