Tuesday 26 June 2007

1 AYDAN SONRA

Tam 1 ay olmuş yazmayalı.Aslında bu bir ay süresince o kadar çok şey olduki bilmiyorum bu yazıya nasıl sığdıracağım.

Tarih sırasıyla gidersek,1-2 haziranda AÖF sınavına girdim,aslında kötü geçmişti sınav, fakat dün sonuçların açıklanmasıyla öğrendim ki yüksek bir ortalamayla sınıfımızı geçmişiz.Artık 4.sınıf işletme öğrencisiyim,vatana millete hayırlı olsun.Hazır okul konusu açılmışken gelecekle ilgili de bazı planları da anlatayım,Bu yaz ALES e girip yüksek bir puan alarak Türkiyede master yapmaya hak kazanmayı yada yine yurtdışı eğitim sınavına girerek canada veya avusturalyada yüksek lisans yapmaya hak kazanmayı çok istiyorum.Marketting üstüne yapacağım bir pazarlama C.V imde önemli bir title olmaktan öte benimde gönlümdeki mesleği yapmamda rol oynayacaktır heralde.

Herneyse okul faslı bukadar.Bu mevsimde işler baya arttı,nerdeyse 1 aydır hergün ayrı bir yerdeyim sonrada ofise gelip bu işler üstünde çalışmaca falan derken günler çok ama çok çabuk geçiyor.

Bu ay'ın 11 inde doğum günümdü.Fakat doğum günümü kutlu doğum haftası olarak nitelendirebilecek kadar çok kutladım.İlk kutlama 9 haziranda DAKSAR nöbetimdeyken gönüllü arkadaşlarımın,ağbilerimin yaptıkları ufak bir kutlamayla başladı. daha sonra 10 haziranda İstanbul Yelkendeki Naviga cup ödül töreninin ardından saat tam 12 de hep beraber happy birthday darda şeklinde gerçekleştiki yelkenci arkadaşlarımın,ağbilerimin yaptığı bu süpriz çok güzeldi.Üstelik 11.30 gibi partiden çıkmıştım ki geri çağrıldım alel acele.Meğer o telefonların sebebi buymuş.Eh ben ne diyim size.Hepinizi çok seviyorum.11 haziranda annemler evde ufak bir kutlama düzenlemiş ailemle kutlama yapmak çok ama çok hoşuma gitti.12 Haziranda iş arkadaşlarımla başka bir kutlama yaptık.2 günlük 1 molanın ardından 15 haziranda dershaneden arkadaşlarla biryerlere gidip hem içtik hemde coştuk.veeee son olarak 16 Haziranda kutlamaların son günü olarak olayı taksimde Rüzgar kardeşimin şarkılarını söylerken ve bir gurup arkadaş içerken son verdik.

Bu kadar kutlama arasında ayık kalabildiğim akşamlarda(!) çalışmaya da devam ettim tabiki.

Bu arada mevsimin gelmesiyle beraber,hafta sonları Es le beraber bol bol yelken yaptık.Ayrıca tabiki yelken yarışlarıda son sürat devam ediyor.Gerek Esle gezideyken gerekse yarışlara katıldığım zamanlarda gerçekten özgür olduğumu,gerçekten mutlu ve huzurlu olduğumu o kadar net hissediyorum ki,sanırım denizsiz bir hayatım olamaz.

Bu arada başka bir gelişmede,Yeni hayalim Morfin'in kalıba döküldüğü.Hatta üst güvertesi bile hazırlanmış.Morfin brezilya kökenli fakat türk yapımı olan 7.60 boyunda bir yarışçı güzel.Daha bir çok sebepten dolayı tamamlanması zaman alacak olsada arada bir onun yanına gidip doğuşunu izlemek çok hoşuma gidiyor.Onunla ileride çok güzel zamanlar geçireceğimize ve yeni ekibimizle çok başarılı yarışlar yapacağımıza eminim.

Bu Ay'ın en kötü olayı ise,ufak bir motorsiklet kazası yapmamdı.Üstelik ben yolumda sakin sakin giderken benim yanımdan geçebileceğini sanan bir taksi,bana çarpıncak bende yandaki minibüse çarpıp ufak bir takla attım.Tabi tahmin edeceğiniz üzere taksici hiç durmadan kaçtı gitti.Bense çapraz bağlarımda açılma ve diz kapağı altında ödemle evime döndüm.Maalesef bu kaza benim yarış dönemime geldiği için ve yarışlarda yer alamıyacağım için dahada üzücü oldu.

Bizim uzak doğulu kızdaysa fazla bir hasar olmadı.Birazcık burnu sürttü o kadar.Bütün bu olumsuzluklara rağmen inanın baya mutlu bir ay oldu benim için.

Geçen yazılarımı okuyan ve benimde kendimce şiir yazdığımı bilen arkadaşlarım.Kendi şiirlerimi eklemem için ağır baskı yapar oldular.O yüzden bu yazının sonuna son dönemlerimde yazdığım bir şiiri ekliycem.Gerçi şiir biraz ağır kaçıyor fakat,ne yapalım bu şiiri böyle yazmışım.

Evet dostlar.En son olarak sizlerden bu ay sadece 1 yazı yazdığım için çok özür dilerim.Üstelik bu yazınında sadece günlük şeklinde olduğunun ve belkide yazmam gereken birçok şeyi yazmdığımın da farkındayım.Bundan dolayı tekrar çok özür dilerim.Umarım yakın zamanda eskisi tad da yazılar yazmaya tekrar başlıyacağım.Şimdilik son şiirimi okuyarak idare etmeye çalışın lütfen.

Bırakmayın!

Bırakmayın O kızı!
Hatta mümkünse yaşatmayın.
Vurun,kırın,haykırın suratına yalanlarını,
Fakat aldanmayın,sahte göz yşlarına sakın;
Çünkü,çok iyi bilir o en büyük silahını kullanmasını...

Bırakmayın dedim o kızı,bırakmayın!
O ki,doğruların üstüne kurulanları,yalanlarıyla yıktı.
Üç kuruşluk dünyayı,pert e çıkardı,
Ve sonsuz hayallerdi,promosyon armağanı.
Tutun kollarından sımsıkı,sakın bırakmayın!

Bırakmayın o kızı,Allah aşkına bırakmayın!
Binbirtürlü yemin etsede eşrafı üzerine,
Yada sözler versede,ulaşılmaz hayallere
Aldanmayın,inanmayın onun yalanlarına sakın...

No comments: